Altunizade Şub: +90 542 505 30 44
Ümraniye Şub: +90 542 505 30 44

Çikolata hepimizin vazgeçilmezi, bazen tek dayanağımız hatta karşı koyamadığımız tek lezzet!

Peki çikolatanın tarihçesini hiç merak ettiniz mi? Dünyanın en güzel lezzetini sizler için araştırdık.

Bu arada küçük bir not; EN SAĞLIKLISI BİTTER ÇİKOLATA ÇÜNKÜ KAKAO ORANI DİĞER ÇİKOLATALARA ORANLA ÇOK DAHA FAZLA

Çikolata kelimesi Aztek dilinde; kakao çekirdeklerinin gürültülü bir şekilde havanda dövülmesinden dolayı, “gürültü” anlamına gelen “choco” ve “su” anlamına gelen “atle” kelimelerinden türemiştir. İspanyollar’ın Amerika’yı keşfetmeleriyle birlikte kıtadaki mevcut kitapları yakmaları nedeniyle kesin bilgiler olmasa da; çikolata tarihinin İ.Ö. 1500 yılına kadar gittiği bilinmektedir. Eski Amerika uygarlıklarından Mayalar’dan önce Olmecler’in kakao ağaçlarından yararlandıkları bilinmektedir. Zaten “kakao” kelimesi de Olmec dilinden gelmektedir.

Fakat kakao ağacına verilen önem Mayalar ile birlikte doruğa çıkmıştır. Mayalar kakaoya ilahi bir anlam yüklemiştir. Bu ürünün kendilerine tanrılar tarafından verilmiş bir ödül olduğunu düşünmektedirler. Zaten kakao ağacının bilimsel ismi “Theobroma Cacao” da “Tanrıların Yiyeceği” anlamına gelmektedir. Aynı zamanda Mayalar kakao ağacındaki meyveyi zamanla içecek haline getirmeyi başarmışlardır.

İlk olarak 1528 yılında Don Cortez isimli İspanyol bir denizci tarafından keşfedilen ve ticari bir içecek haline getirilen çikolata, 1606 yılında İtalya’ya, 1615 yılında Fransa’ya, 1657 yılında ise İngiltere’ye yayılmıştır. Tarihçilere göre 1700’lü yılların başında sadece Londra’da 2 bin çikolata imalathanesi bulunuyormuş ve kakaonun içine sütte ilave ediliyormuş. İtalya’da sütlü kakao özellikle din adamları arasında yaygınlaşırken, Papa 14. Clement’in ölümüne neden olan zehrin Papa’nın severek içtiği sütlü çikolatasının içine atıldığı söylenmektedir.

Yiyecek olarak çikolata ise ilk kez 19. yüzyılın ortalarında İngiltere ve İsviçre’de görülmeye başlandı. 1828 yılında Van Houten adlı Hollandalı bir usta kakao çekirdeklerini presleyerek elde ettiği yağdan bazı maddeleri çıkardı ve bu ürünü değirmenden geçirerek kimyasal bir işleme tabi tutar ve bu yolla kakao tozu elde eder. İlk çikolata ise 1876 yılında İngiltere’de imal edilmiş, İsviçreli Daniel Peter ise sütteki fazla suyu çıkarıp çikolatayla karıştırarak sütlü çikolatayı imal etmiştir.

Temelde kakao, kakao yağı, şeker, lesitin ve vanilinden oluşan çikolata günümüzde; bitter, sütlü ve beyaz olmak üzere üçe ayrılmaktadır. Temel karışımdan “bitter” adı verilen tadı biraz acı çikolata çıkar. Bu karışımın içine süt tozu ilave edilirse sütlü çikolata, kakao çıkarılıp içine daha fazla süttozu eklenirse fildişi renginden dolayı beyaz çikolata elde edilir. Çikolatanın rengi içindeki kakao kütlesine bağlı olduğundan, kullanılan kakaonun oranı ve cinsi değiştikçe rengi ve tadı da değişir.

***Ustalara göre, iyi bir çikolata oda sıcaklığında sertliğini korumalı, ağızda ise erimelidir. Eriyen çikolata ağızda tanecikler ya da madeni bir tat bırakmamalıdır.

Değerli Çekirdekler…

Çikolata, Aztekler zamanında çok popüler olmuş ve toplumun elit kesiminin içtiği acı bir içki haline gelmiştir. Acı olmasının sebebi ise saf kakaodan yapılmış olmasıdır. Avrupalıların çikolata ile tanışması ise Kristof Kolomb’un keşif çalışmaları sırasında olmuştur. Kolomb’un, ele geçirdiği ticaret gemilerinde para yerine kullanılan kakao çekirdeklerinin önemini anlamasıyla Avrupalılar da bu büyülü bitkinin değerinin farkına varmıştır.

23 yıl sonra Dominikli rahiplerin kıtadan Kral Philip’e getirdikleri hediyeler arasında içilmeye hazır çikolata da varmış ve böylece yaşlı kıta çikolatayla tanışmış olmuş.

“Yenen Çikolata” 1847’de…

1730’larda makinelerin kullanıma başlanmasıyla seri üretime geçilmiş ve çikolata pahalı bir besin olmaktan çıkmıştır. 1828’de Hollandalı kimyager Conrad J. Van Houten, kakao pressini icat ederek kakao yağını özünden (liköründen) ayrıştırmayı başarmıştır. Van Houten böylelikle modern çikolatanın şeklini almasına büyük katkıda bulunmuştur. Yenmesi için imal edilen ilk çikolata ise 1847’de Joseph Fry isimli bir İngiliz tarafından üretilmiştir.

1875’te İsviçreli Daniel Peter sekiz yıllık bir çabanın ardından çikolatanın özüne yoğunlaştırılmış süt katmanın yolunu bularak bugünkü sütlü çikolataya babalık etmiştir.

***Bu arada ülkemizde ise ilk çikolata üretimi yapan ilk fabrika Feriköy’de kurulmuştur (1927).

Günümüz çikolatası ve çikolatadan gelen sağlık

Kakao Güney Amerika, Hint Adaları ve Afrika’da yetişmektedir. Ağacından toplanan meyvelerin içinde yaş haldeki olgun kakao çekirdekleri çıkarılır ve kurutulur. Kurutulan çekirdekler ezilerek macun haline getirilir. Çekirdeklerin macun halini alabilmesi, içeriğindeki yağdan kaynaklanmaktadır. Üreticiler bu yağı süzerek ayırırlar ve daha sonraki işlemlerde kıvamı tutturmak için tekrar çikolata yapımında kullanırlar. Macun halindeki karışıma şeker eklenerek son bir defa karıştırma işlemi uygulanır ve kalıplara dökülür.

İçeriğinde fazlaca şeker bulundurduğu için çok sevilen, kalorisi yüksek olan bir besin maddesidir. Çikolatanın mutluluk veren yiyecek olarak bilindiği bunun sebebinin ise, beyinde serotonin miktarında artış oluşturması mutluluğun yanı sıra cinsel istek uyandırması da en bilinen özelliklerindendir. İnsanların tadına bakmadan bile istek duydukları çikolata, kısmen bağımlılık yapmakta, bilim adamları ise bunu çikolatanın Phenethylamine içermesi ile rahatlama, ağrılarda azalma ve huzur verme etkisinden kaynaklandığını söylemektedirler. Kilo almada zorlananlar için uyku öncesi 50 gr yenmesi, ders çalışan ve zihin açıklığı gerektiren durumlar içinde beyne şeker gidip sinir sistemini uyarması için 1 saat önceden tüketilmesi tavsiye edilmektedir. Çikolata sağlıklı bir besin maddesi olmakla beraber fazla tüketilmesi durumunda içeriğindeki yağ ve şeker oranından dolayı kilo almayı hızlandırır aynı zamanda içindeki yağ sebebiyle de cilt problemlerine yol açabilir. Bu yüzden makul miktarda tüketilmesi tavsiye edilir, yeterli miktarda tüketildiği sürece sağlık ve mutluluk kaynağıdır.

Kansere sebep olan bazı durumları ortadan kaldırdığı bilim insanlarınca kanıtlanan çikolata bunu içerisinde bulunan “polyphenols” maddesiyle başarmaktadır. Meyve ve sebzelerde de bulunan bu madde insanların hücre tazelenmesi, kan pıhtılaşmasını engellemesi, direnç sağlaması ve hastalıklara karşı korunmada da çok etkilidir. Çikolatanın minik bir diliminde kilolarca meyveden elde edilen “polyphenols” maddesi almak mümkündür. ***Bitter çikolata başta olmak üzere, kakao miktarına göre azalan diğer çikolatalarda bolca bulunmaktadır.

Kakao oranı fazla olsun, sağlık olsun, afiyet olsun.

Bir yanıt yazın

WhatsApp Hattı
Özlem Ateş Canlı Destek
Whatsapp üzerinden iletişime geçmek için aşağıdaki linke tıklayın!